KUZEY IRAK SINIRI SATILIYOR MU?


Açıklama:
Kategori: Köşe Yazıları
Eklenme Tarihi: 16 Kasım 2010
Geçerli Tarih: 19 Mart 2024, 10:20
Site: Haberci71.com - Kırıkkale Haberleri
URL: http://www.haberci71.com/yazar.asp?yaziID=4408


KUZEY  IRAK SINIRI SATILIYOR MU?

29 Ekim 1924 yılında Birleşmiş Milletlerin de onayladığı Türkiye-Irak sınırında sınırın 40 km. içeriye çekildiğine dair pazarlıkların olduğu Kuzey Irak Sözde Kürdistan heyeti ile,ülkemiz arasında görüşmelerin başladığı hem dış basında hem de iç basınımızda yazılmaktadır.

Satmayın isimli kitabımın 208.sahifesinde yazdığım Sınırımızın bahse konu alanı Irak-Türkiye-Suriye sınırının  bulunan; zamanında Fransız bir yedek subayın topçuların nişan dairesi ve  cetvelle çizdiği Suriye sınırı ile Irak sınırının tam ortasında.Kuzeyinde Şırnak,ilimize 44 km . uzaklıktaki sınırımız Habur – Cizre- Silopi  üçgeninde.

Dicle nehrinin,Habur çayı ile birleşerek başlayan 331 km.lik ırak sınırımız devam ederek Hazil çayının yatağından doğuya ve kuzeye devam eder.

Irak sınırımızın yaklaşık 200 km.si dağlıktır.Bu dağların zaman zaman bir kısmı ülkemizde,diğer kısmı Irakta kalarak Pkk.nın geçişlerine doğal imkanlar sağlamaktadır.Dağların dik yamaçları Irak’ta kalırken devamında ovalar ülkemize kadar örtü ve gizlenme sağlamaktadır.

Atatürk’ün 1934 yılında İran’ın sınırında bir değişiklik yaparak Küçük Ağrı dağının eteklerine çekilen sınırımızın karşılığında verimli Kotur Vadisi İran’a bırakılmıştır.

1946 yılında da  Irak hükümeti ,Dostluk ve sınır antlaşması ile 75 km. kadar eşkıya kovalama ve sınırdan içeri girerek tazminat hakkı bile metinlere yazılmıştır.

Dünyanın en sert ve çetin doğasının bulunduğu bu sınırımızı korumak hiçte sanıldığı kadar kolay değildir.Birçok şehit ve gazi verilerek bu güne kadar geldik.

Şimdi; tartışılacak konuların başında Su geliyor,

1.Tartışılan bu alan yaklaşık 100 km’2 dir.

2.Karşımızda muhatap yoktur.BM Antlaşmalar ve Uluslararası Hukuk gereği Kuzey Irak Sözde Kürdistan yönetimi muhatap asla olamaz.

Çünkü Irak sınır antlaşmalarımız Irak Merkezi Hükümeti ile yapılmalıdır.

3.Üzerimizde oynanmak istenen su senaryosunu milletimizin bilmesinde fayda vardır.Ülkemizde kişi başına düşen su miktarı 1800 m3/yıldır.Biz su fakiri bir ülkeyiz,Su zengini olabilmek için kişi başına düşen su 10.000m3/yıldır.Uluslararası Hukuk komisyonunun öngördüğü gibi suların hak’ça ve akılcı kullanımı esastır.Türkiye Fırat ve Dicle sularının sağlıklı debiye ulaşmasında komşularından bedel istememiştir.Ama nedense GAP’a karşı olan Butros Gali1997 de BM Genel sekreteridir.ABD nin bir uzvu gibi çalışmıştır.Su nerede doğmuşsa egemenlik hakkı o ülkeye aittir.FAO 90 lı yılların sonuna doğru dünya gıda gününün konusunu SU olarak belirlemesi anlamlıdır.Gap projesi ülkemize 250 milyar dolara mal olurken tamamen yerli kaynaklarımız öksüzün yetimin hakkından oraya aktarılmıştır.O zaman Orta doğu kalkınma bankası,Dünya bankası,FAO,BM neredeydi ?

Yahudi kökenli Henry Kissenger’in Amerika’nın son yüzyılda şu tezi kabul ettirdiği her alanda görülmektedir.

“Petrole hakim olursan ülkelere,gıdaya hakim olursan dünyaya hakim olursun” tezinin ortaya konduğu görülecektir.Amerika 200 yıllık rüyası Orta doğudaki petrole ulaşmıştır.Dünya Petrolün ömrü 75 yıl,Ortadoğu petrolü ise 150-200 yıllıktır.Kalitesi de mükemmeldir.

21.Yüzyılın en stratejik maddesi su dur.Amerika Irakta komşumuz olduğuna göre tek ihtiyacı su kalmıştır.Gözü de Fırat ve Dicle suyundadır.

İşte pazarlığı yapılan da bu’dur.Habur ve hezil çayı da Irak sözde Kürt yönetimine bırakıldığı taktirde büyük bir debisi olan sular Türkiye’nin elinden çıkacak ve planın bir kısmı aleyhimize gerçekleşecektir.Oynanan oyun bu dur.

Fırat ve Dicle ve onun kolları ne ise namusumuz da o dur,

Bir çakıl taşımız ülkeden koparıldığında ciğerimiz sökülmüştür.

Mayınlı alanlar İsrail’e peşkeş çekilecekti,o zaman da aynı tepkiyi koyduğumuzda son anda kale direklerinden dönen bu kanun anayasa mahkemesinden dönmeseydi evvela şah damarımız olan ve şimdilerde temizlenen Karkamış Antik kenti yağmalanacaktı.Misyonerlerle dolan sınırlarımızda hassas dengeler değişecekti,Petrol,uranyum,altın  gibi madenler,yabancılarca talan edilecekti.

Mesela şimdi gitsin ve Amerika’dan bir metre toprak talep etsin bakalım Meksika, Başına neler gelir?

Bizimle oynamayın!

Kimseye verilecek çakıl taşımız yok bizim!

Başka kapıya,

Namusumuz ne ise Vatanımız da odur,Canımız feda olsun,

Sulara gelince,

Değil Habur ve Hazil çayı Pkk destekçilerine verilecek bir tas su bile Vallahi haramdır.

Billahi haramdır.

Aklınızı başınıza alınız,

Tezgah çok büyük.