Yorgancılık bitiyor


Açıklama: Bir zamanlar genç kız çeyizlerinin en önemli parçalarından olan
Kategori: Yaşam
Eklenme Tarihi: 31 Mart 2009
Geçerli Tarih: 28 Mart 2024, 22:46
Site: Haberci71.com - Kırıkkale Haberleri
URL: http://www.haberci71.com/haber_detay.asp?haberID=985


Bir zamanlar genç kız çeyizlerinin en önemli parçalarından olan, rengarenk kumaşlarla ve bin bir emekle işlenerek dikilen yorganların yerini, hazır satılan makine üretimi yorgan ve battaniyeler aldı.

 

Meslek son yıllarını yaşıyor

Kültürümüzün önemli parçası olan yorgancılığı yapanların da her yıl azalmasıyla meslek son yıllarını yaşamaya başladı. Bir zamanlar genç kız çeyizlerinin en önemli parçalarından olan, rengarenk kumaşlarla ve binbir emekle işlenerek dikilen yorganların yerini, hazır satılan makine üretimi yorgan ve battaniyeler aldı. Kültürümüzün önemli parçası olan yorgancılığı yapanların da her yıl azalmasıyla meslek son yıllarını yaşamaya başladı. Son yorgancı ustalarından biri olan Kırıkkale’de Harun Çoban (60) işini inatla sürdürüyor. Çoban, "Önceden evlenme çağına gelen her genç kız, annesini alır ve en az iki yorgan diktirmek için gelirdi. Şimdi ise anneler, kızlarını zorla getiriyor” diyor.

 

1986’da 5 yorgancıydık

Mesleğe teyzesinin tavsiyeleriyle İstanbul'da başlayan Çoban, el dikimi yorganlara halkın eskisi gibi ilgi göstermediğini belirtiyor. Büyük alışveriş merkezlerinde ve tekstil mağazalarında satılan hazır yorgan ve battaniyelere daha çok talep olduğuna işaret eden Çoban, bu sebeple mesleğinin yorgancılığın tarihe karışma tehlikesiyle karşı karşıya kaldığını söylüyor. Harun Çoban, şöyle devam ediyor; “Bu mesleği, İstanbul'da 1967 yılında teyzemlerin dükkanın da çırak olarak başladım. Daha sonra Kırıkkale’de kendi dükkanımı açtım. 1986 yılında beş yorgancıydık. Meslektaşlarımız, yıllar geçtikçe azalan ilgi karşısında dayanamayarak dükkanlarını kapattı” diye konuştu.

 

Zor ayakta kalıyoruz

El işi yorganları günümüzde sadece köylülerin diktirdiğini anlatan Çoban, “Kış geldi. Bizim mesleğin en hareketli olduğu zamanlar başladı. Özellikle köylüler, yeni yorgan diktirmeye veya var olanları tamir ettirmeye geliyor. Zaten müşterilerimizin yüzde 90'ını onlar oluşturuyor, çünkü canlarının kıymetini iyi biliyorlar” diyor. Eskiden evlilik çağındaki kızların, çeyizine girecek bir yorgan için üç gün uğraştığını anlatan Çoban, günümüzde günlerce çalışılarak dikilen yorganlara değer verilmediğinden şikayet ediyor; "Bir yorganı üç gün işleyerek yaptığımız günler geride kaldı. Dolayısıyla artık sanat eseri yorganları görmek çok zor. Vatandaş, zorlu hayat şartları karşısında el işi yorganların karşılığını veremez oldu. Biz de daha az emek harcayarak, dar gelirliler için ekonomik yorganlar dikmeye başladık. Böyle ayakta kalabiliyoruz” ifadelerini kullandı.

 

Daha ucuza dikiyoruz

Yorganlarda yalnızca yün ve pamuk kullandıklarına dikkat çeken Harun Çoban, ekonomik ve yıkanabilir isteyen müşteriler de çıktığını söylüyor; “Onlar için de silikon doldurulmuş yorganlar yapıyoruz. Dikim ücreti, kumaşına göre 20 ile 60 TL arasında. Piyasada satılan hazır yorganlar 100-120 TL iken bizim diktiklerimiz 50-80 TL'ye satılıyor” Harun usta, mesleği sürdürmesi için yetiştirdiği 30 yaşındaki oğlu Fatih Çoban'la birlikte çalışıyor. Babasının yanında pamuk ve yün döverek işe başlayan Fatih de yorgancılığı benimsemiş: “Ben dünyaya yorgancı olarak geldim. Bu meslekle gözümü açtım. Artık bir makine gibi yorgan dikiyorum” dedi.