HAK ve DOĞRU NASIL BULUNUR

01 Ocak 2010, 11:19

Kıymetli okuyucularımız, insan sürekli gelişebilen bir varlıktır. Yeni bilgiler öğrendikçe öğrenmesi gereken ne kadar çok şey olduğunu anlıyor. Cahil insan çok bildiğini sanır, ama bilim adamı öğrendikçe daha ne kadar cahil olduğunu düşünür. Cahil bir daldaki ilmi ile kibirlenir Alim eksikliklerini bilir ilmin sonsuzluğunu görür ve tevazu gösterir. (“Bir şey biliyorum! o da, hiçbir şey bilmediğimdir “)
Olaylara tek açıdan değil geniş açıdan bakmalı aklın ve ilmin yolunu takip etmelidir. İnsan doğruyu aradığı zaman, belki yanlışlar da yapacaktır ama, sonunda doğruyu bulacaktır. Çünkü hedefi doğruluktur. Ama taraf tutan, baskı yapan, görmeden ve kanıtı olmadan tahmini düşünen, başkalarının kavunu sallayanlar, kendini karşısındakinin yerine koymadan düşünenler, hiç bir zaman doğruyu bulamayacaklardır.
                İnsan hak ve doğruyu bulamazsa ne olur ?
                Evet, doğruyu bulamazsa hayatı hatalarla arapsaçına benzer. Sonunda sinir hastalıklarına, bunalımlara, sayısız sorunlara, intiharlara duçar olur. Her insan ne ekerse onu biçecek ölüm kurtuluş olmayacaktır.
İnsan kendine sorup araştırmalı, bu kadar mükemmel yaratılmış olan bu Aleminin kendi kendine var olması mümkün olamayacağını, bir sahibinin olacağını düşünür.
Bizi yaratan öylesine mi yarattı?
Bu muazzam Alem tabii ki; öylesine, boşu boşuna yaratılmadı.   O halde niçin yaratıldığımızı Alemlerin Rabbi olan Allah bizi niçin yarattığını gönderdiği kitaptan öğrenelim.
                Haksız olmamak için, kendimize yapılmasını istemediğimiz bir zararı, bir kötülüğü, bizde bir başkasına yapmamalıyız.
                İnsanları suçlamak karalamak kolaydır. O suçladığınız karaladığınız insanın yerinde olsaydınız neler yapardınız, düşünün?
Kusursuz kul yoktur, hapishanede ki insanlar hep suçluda dışarıdakiler “süttün çıkmış ak kaşık” mıdır? Yada herkes kötü de biz mi iyiyiz. Her insanın iyi ve kötü yanları vardır. Ancak kendini düzene koyanlar zamanla olgunlaşırlar. Kendini düzene koymayanlar yaşlandığı halde bile, hala cahil! hala zararlı! insanlardır.
Doğruyu yanlıştan ayırtarak, doğru sözlere kulak verenler, başkasının değil kendi kusurunu arayanlar kendilerini düzeltirler. Aklın ve hakkın yolunu bilmeyeni ailesi çevresi düzeltemez.
Her insanın hatası kendinden sorulur, başkalarını yoldan çıkaranlar diğerlerinin de vebalini alır. Aldığı haberin doğru kaynaklardan olup olmadığına dikkat etmelidir. Özellikle eğitimcilerimiz, ana babalarımız, yazarlarımız, iyi düşünmeli insanların yanlış ve hata yapmasına sebep olmamalıdır. Her zaman olayları tek yönlü değerlendirmemeli aklın ve ilmin yolunu gütmelidir. Doğruluk altın gibidir yere düşse de kıymeti kaybolmaz
Okuyucularımızın ve insanlık aleminin yeni takvim yılının iyilik ve güzelliklere sağlık ve mutluluklara vesile olmasını diler, her zaman hak ve doğrudan yana olmaları dileklerimle. Selam ve saygılar
Güzel Hasletler Eğitim Der. Başk. Raziye Ünal

Bu haber 4925 defa okunmuştur.