Kürt Açılımı

31 Temmuz 2009, 10:22

Kürt Açılımı

Başbakan “Kürt açılımı” başlattığını ilan etmiştir. Aynı şekilde İmralı canisi de bir açılım yapacağını duyurmuş ve tarih vermiştir. Birbirlerini tamamlayarak gidiyorlar. Bu açılım Türkiye Cumhuriyeti bir yol ayrımına getirecektir.

Teröristbaşı katilin, “PKK’nın 25. kuruluş gününde açıklayacağım.” dediği yol haritası olan Kürt sorunun çözümü için yaptığı çalışmaları “demokrasi” olarak değerlendirenlere nasıl bakmalıyız?

Büyüklerimiz “Bu meseleleri çözmek de bizim kendi inisiyatifimizle ne kadar çok gerçekleşirse, o kadar çok doğru olur” diyerek adeta bilmece gibi konuşuyorlar. Açık ve net değil. Kürt Sorununu, Türkiye kendi inisiyatifi ile çözmezse ne olur? Acaba dışarıya verilen sözler gereği okyanus ötesi müdahil mi olur?

AKP içindeki sayıları 75 olan bölge vekilleri DTP taleplerini aratmayacak tekliflerini sunmaya başladılar. Bir bölge vekili “Her ölenin ailesine bir defalık para verilir. Ey Kürt, senin ölün de benim ölümdür. Her vatandaşımın canı benim için kutsaldır, demiş olur devlet.”, “Mutlaka iki tarafın da özveride bulunduğu, birkaç adım geri attığı bir uzlaşma. Dünya konjonktürü, Ortadoğu dengeleri çözüm için herkesi zorluyor.“ Diyen AKP’li vekiller askerimizi şehit eden katillerden ölenlere devlet para yardımı yapsın deme cüretini gösteriyorlar. PKK’lı katil teröristler evlerine dönmeye razı olurlarsa, onlara iş verilmeli diyorlar! Utanmasalar TSK tarafından çatışmalarda öldürülen PKK’lı katil teröristlerin ailelerine de ‘şehit maaşı!’ bağlansın diyecekler.

Parti kongrelerinde sudan sebeplerle muhalefet liderleri hakkında ağzına geleni söyleyen başbakanın her hangi bir DTP'li hakkında ağır bir ithamda bulunduğunu gören veya duyan olmuş mudur?

Başbakan güya kendi partili milletvekillerinin bölücübaşının sözcülüğünü yapmalarına kızdı ve “söz ola kese başı” diye de tehdit etti. Eğer bu sözler o milletvekillerinin başını kesecekse, başbakanın söylediği “Sayın”, “kelle”, şehit analarına azarlamalarını nereye koyacağız?

Devlet eliyle TRT-6’yı kurmak, Kürtoloji enstitüsü açmak, Kürtçe eğitim çalışması yapmak Kürtleri kültürel olarak ayırmak, onları öteki yapmak demek değil midir? Bir yanda bölücülükle mücadele edenleri sorgularken öbür yanda ROJ tv’ye beyanat veren AKP milletvekillerini korumak ve bütün Güneydoğuyu DTP'ye teslim etmek, oy kaygısıyla bölücüye gereğini yapmamak büyük gafletdir.

Başbakan "Her şeyi söylemenin gerekli olmadığı" sözü, bazı gizli çalışmaların olduğunu, bu çalışmalarında bizim inisiyatifimizle olmadığı düşüncesini de beraberinde getirmektedir.

Kürt açılımını bir ayrımcılık hareketi olarak görüyoruz. Kürt olmayan yöneticilerin bu ırkçılık hareketine ön ayak olması Batı’nın talepleri doğrultusunda olduğu açıktır. Bu olayda bir gizli işbirliği şüphesi vardır. Kendisini azınlık hisseden bazı idarecilerimizde buna çanak tutmaktadır.

Sonuç olarak Yüzlerce yıldır kardeşçe yaşadığımız insanımızla batının enerji kaynakları paylaşımı, BOP gibi sebeplerle birbirimizden kopmayalım. Bugün atılan ayrımcılık tohumları gelecekte daha büyük taleplere sebep olacaktır.

Bütün bunların sorumlularına aynı dilde cevap vereceğim

Söz ol kese savaşı, söz ola kestire başı,

icraatlar ola yapa baş tacı, icraatlar ola kestire başı.

Bu haber 3771 defa okunmuştur.