| ||||||||||
EN ÇOK OKUNANLAR |
YAVUZ BÜLENT BAKİLERİ ANLAMAK28 Aralık 2011, 01:01 YAVUZ BÜLENT BAKİLER’İ ANLAMAK… Ülkemizin yetiştirdiği mümtaz şahsiyetlerden biri olan şair, yazar Yavuz Bülent BAKİLER, 7 Aralık 2011 tarihinde Kırıkkale’de bir konferans verdi. Bu konferansı Kırıkkale Eğitimciler Derneği (KEDER) düzenlemişti. Yer Makro Sinema Salonu konu “Türkiye’de Türkçe “ idi. Yavuz Bülent Bakiler, akşam 19.30’da konferansa başladığında salon tıklım tıklım dolu idi. Kadınlarımızın da erkekler kadar bu konferansa ilgi göstermesi beni ziyadesiyle mutlu etti. Bakiler, harikulade Türkçesiyle, birikimiyle ve de enfes yorumuyla bize çok etkili harika bir gece yaşatmıştı. Bakiler, Türkiye’de en büyük ayıbın Türkçenin yeteri kadar bilinmemesi ve güzel konuşulamaması olduğunu söyledi. Ülkemizde Türkçe büyük sıkıntılar içerisinde dedi. Belki bin defa şu soruyu kendime sordum; “Batı neden bizden ileride?” İngiltere ve Almanya’da ilköğretim kitaplarında 71.000 kelime bulunuyor. Bizde ise ilköğretim kitaplarında ise 6.000-7.000 kelime var. Daha kötüsü çocuklarımız bu sayının % 10’u ile düşünüp konuşuyor. Kıymetli okurlarım, Türkçe dünyanın en çok konuşulan beşinci dili. Gramer zenginliği bakımından Arapçadan sonra gelir. Türk Milleti olarak 500-600 kelime ile düşünüp konuşmak, Türkçemiz adına büyük bir facianın habercisi. Bin kelimeyle düşünüp konuşan nesiller, Batı seviyesinde eserler verebilirler mi? Zengin bir kelime hazinesine sahip olmayan nesiller ilimde, fikirde, sanatta, felsefede ve edebiyatta nasıl başarılı olabilirler? Yüce kitabımız Kur’an’ı Kerim’in “Oku” emrine rağmen Sevgili Peygamberimizin “ilim kadın erkek her Müslüman’a farz kılınmıştır” ikazına rağmen maalesef dünyada en az okuyan milletlerin başında geliyoruz. Evlerimizin % 5’inde kütüphane bulunuyor. Batı ülkelerinde 1.000 kişiye ortalama 1.000 kitap düşerken Türkiye’de ise 1.000 kişiye 7 kitap düşüyor. Türkiye’de 95 kişiye bir kahvehane düşerken, 64.000 kişiye ise bir kütüphane düşüyor. Hepsinde acısı geleceğimiz gençlerimizin % 69’u kitap okumuyor. Yavuz Bülent Bakiler’ e katılmamak elde değil. Binlerce yıldır konuşarak Türkçeleştirdiğimiz kelimelerin dilimizden sökülüp atılması ve yerine uyduruk kelimeler konulmasıyla güzel Türkçemizi mahvettik. Türkçe bizim varlık sebebimizdir. Dirliğimiz, birliğimiz, geçmişimiz ve geleceğimiz de dilimize bağlıdır. Dilimizi kaybedersek benliğimizi kaybederiz dolaysıyla geleceğimizi de kaybederiz. Okumayan, araştırmayan insanımız, Türkiye üzerinde Doğu ve Batı dünyasının oynadığı alçakça oyunları nasıl bilebilir? Türkçe dilimiz olmadan Türkiye’de, Türk Cumhuriyetlerinde birlik ve beraberliğimizi nasıl sağlayabiliriz? Dilimizi iyi ve doğru kullanamazsak edebiyatımızı, güzel sanatlarımızı nasıl geliştirebiliriz? Türkiye’nin başına bela edilen terör eylemleri ve PKK ihanetinin altında da cehalet bataklığı var. Çarede tabii ki bu bataklığı yok etmekten geçiyor. Dostlarım, dil zenginliği önce düşünce, sonra edebiyat ve ilim dünyasını güçlendiriyor. Bunun içinde yeni bir okuma seferberliğinin ilanı gerekiyor. Azerbaycanlı büyük Türk şairi Baktiyar Vahapzade, akıl sahibi, idrak sahibi, insaf sahibi, her Türk’e şu soruyu soruyor. Diyor ki: “Ömrüm boyu düşünmüşümdür. Acaba biz, niçin kendimizden başka herkese benzemek istiyoruz. Ve biz niçin, özümüzü, kökümüzü kötülemeyi ilericilik olarak değerlendiriyoruz?” Türkiye, okumayan, düşünmeyen ve de bilmeyen insanlarla güçlü ve kültürlü bir ülke olamaz. Türkiye’nin problemlerini bilmeyen anne ve babalarla da evlatlarımızı aydınlığa çıkaramayız. Bunu herkes böyle bilsin. Bu haber 3485 defa okunmuştur.
|
HABER ARAGALERİSON YORUMLANANLAR Kırıkkale Linkler
|
||||||||
Altyapı: MyDesign Haber Sistemi |