Haberci71.com -  Kırıkkale Haberleri
ANASAYFA HABER ARA FOTO GALERİ VİDEOLAR ANKETLER SİTENE EKLE RSS KAYNAĞI İLETİŞİM

TEMEL SAFLIĞINDA OLMAK

Şelçuk Silsüpür

29 Mart 2012, 00:52

Şelçuk Silsüpür

TEMEL SAFLIĞINDA OLMAK

            Temel bir gün vesikalık çekilmekmiş. Karşısına Cafer çıkmış ne bu telaş demiş,  temel de 6 tane acele vesikalık çekilmem lazım demiş. Cafer bundan kolay ne var demiş. Vesikalık belden yukarı çekilir demiş. Sen bi çukur aç ben geliom demiş Cafer.

            Cafer geldiğinde ne görsün temel 6 tane çukur kazmış. olum nie 6 çukur kazdın demiş. Temel de 6 tane çekilcem ondan demiş. olum bunun için 6 çukur kazmana gerek yoktu ben zaten 6 tane fotoğraf makinesi getirdim demiş.

            Gündemin sürekli değişmesi ile ne saflık kalıyor ne temizlik. Artık öküzün altında buzağı aramadan bir adım bile atamıyoruz.

            Herkes karşısındakine bakarken kafasının arkasında bir hesap var diye düşünür oldu.

            Balık baştan kokarmış. Artık başta kalmadı kuyrukta kalmadı. Balığın kokusu balığın her puluna kadar yayıldı.

            Türkiye Büyük Millet Meclisi içerisinde siyaset yapan gurupların kanun yapma, yasaları değiştirme ve daha modern ve gerçekçi ve ilerici tasarılar hazırlama çabası içinde olması gerekirken kısırı döngüler ile neler yaptığını görüyoruz.

            Birinin ak dediğine öbürünün kara dediği bir ortamda ve bu karşıt fikri kayıtsız şartsız desteklemek gerekliliği empoze ediliyor iken nasıl daha barışçı ve daha demokratik olunacak bilmiyorum.

            Derdim şu;

            Büyük olsun küçük olsun hangi meclis olursa olsun fikir birliği olan ortam çok az. Fikir birliği demek tabi ki birinin doğrusunun herkes tarafından doğru kabul edilmesi değildir.

            Fikirler söylenirken her şeyden önce bir samimi ortam olmalı. Hangi yasa gelirse gelsin veya hangi konu konuşulursa konuşulsun karşısındakine sırf muhalefet olsun düşüncesi bizi ne kadar ileri götürür.

            Akıl aklıdan üstündür. Yukarıdaki fıkrada belki abartıldı ama senin doğrun yanında başkasının da doğrusu olabileceği hatta onun doğrusunun daha doğru olacağı da unutulmamalıdır.

            Ben şeytan işidir derler. Ben düşüncesi insanı yanlışa götürür derler. Bir yerdeki yönetici ve liderlerin benlik duygusundan arınması gerekir.

            En son Milli eğitim sistemi ile ilgili tartışmaları izlerken neler hissettiniz bilmiyorum. Çokta mutlu olduğunuzu sanmıyorum. Bu daha birinci raunt diyen zihniyet ile anladığı dilden konuşacağız zihniyeti arasında ne fark var.

            Sizi millet oraya birbirinize bant tankı atın diye mi gönderdi. Yoksa toplayın ekibi taarruz edin diye mi?

            Salim ve akılcı bir yaklaşım içinde çözülmesi gereken ve çocukların, gençlerin geleceğini ilgilendirmenin ötesinde tüm ülkenin yarınlarını ilgilendiren bu önemli konuda uzlaşmak yerine kavga neyi çözer. Bu kadar önemli olan bir konuda bir arada fikir üretemeyen bir yapı içinde yarınların planı nasıl yapılır.

            Kim olursa olsun bir lider baskısı var. Bu baskı her yönetim kademesinde var. Kendi fikrini herkesin fikrinden büyük belleyen yönetime bir büyüğün dur demesi ve astlarının fikirlerine, yol arkadaşlarının düşüncesine önem ver demesi gerekiyor.   Ama olmaz. Çünkü bir büyük te kendi düşüncesini en büyük görüyor.

            Herkes fikrini tabi ki savunacak ve ardından gidecek. Aksi takdirde kof ve sığ fikirli insanların otoritesini kullanarak kendini dünyayı kurtaran adam olarak görmesi ve bu şekilde tahakküm etmesi olasıdır.

            İster altı kuyu kazın, ister altı fotoğraf makinesi kullanın. Ama başkasının da altı kere deklanşöre basarak çekim yapacak kadar farklı fikri olabileceğini unutmayın.

            Selam ve dua ile…

Bu haber 3304 defa okunmuştur.

Delicious  Facebook  FriendFeed  Twitter  Google  StubmleUpon  Digg  Netvibes  Reddit
KIRIKKALEDE TARİH YAZAN ÜÇLÜ10 Ocak 2021

HABER ARA


Gelişmiş Arama

REKLAMLAR



 


RSS Kaynağı | Yazar Girişi | Yazarlık Başvurusu

Altyapı: MyDesign Haber Sistemi