NASIL BİLİRSİNİZ
Zaman zaman suçlayıp acımasızca eleştirdiğimiz polislerin kuruluş yıldönümleri geçenlerde bazı etkinlikler yapılarak tüm yurtta ve elbette Kırıkkale’mizde kutlandı.
Biz bu insanları nasıl görüyoruz acaba? İhtiyarlayınca elimizden tutup yolun karşı yapmacına geçiren ve sırtımızı sıvazlayan insan olarak mı? Görüyoruz.
Çocukken evimizi bulamadığımızda evimizi bulup annemize teslim edinceye kadar bize baba, anne şefkati ile yaklaşan insanlar olarak mı?
Yoksa herhangi bir sebeple gittiğimiz karakolda arka odaya atıp, eşek sudan gelinceye kadar sopa atan, işkencelerin türlüsünü üzerimizde tatbik eden, durup durup bunu yenileme kudretine sahip insan olarak mı?
Operasyon bölgelerinde komando kıyafetlerini giyip dağ taş gezen, mağaralarda terörist avlayan, helikopterden korkusuzca sarkan, mayınlara, mermilere vatan için göğsünü siper eden olarak mı?
“Sanki beş km fazla hızla gidince ne olacak kardeşim” veya kırmızı değildi sarı yanıyordu” diyerek trafik cezasından yırtmaya çalıştığımız onu ikna etmeye çalıştığımız insan olarak mı?
Cumhurbaşkanını, başbakanı ve nice devlet büyüklerini koruyan onlar için merminin önüne atılan veya bu devlet büyüğünün ayağı takılıp yere düşerken zarar görmesin diye altına yatan kişi olarak mı?
Gayri kanuni insanlarla bir türlü bağlantı kurup onların elde ettikleri kirli paraları paylaşıp sonrada mesai sonunda evlerine gitmeden barda pavyonda tüketen insan olarak mı?
Esracı ile esrar partileri düzenleyip gerektiğinde bir fırt çekecek kadar kendini o işe vakfedip hırpani kılıkla belki aylarca onların içinde yaşayan zaten berduş diye nitelendirdiğimiz insan olarak mı?
Apoletlerinden şık püsküller sarkan üniforması ile törenlerde çelenk koyan müdür olarak mı?
Otobanda kimseciklerin olmadığı ortamda arızalanan arabanızın yardımına koşup, çalıştırmanıza yardımcı olmak için aracınızı kan ter içerisinde itekleyen yardım sever olarak mı?
Trafiğin akışını hızlı ve sağlıklı yapmak amacıyla çırpınan ve görevi bitip eve geldiğinde arabaların çıkardığı dumandan burun deliklerine kadar kurum bağlayan biri olarak mı?
Bekledikleri binanın kapısında teröristin saldırısı sonucu alnından vurularak şahadet şerbetini içen olarak mı?
Toplumsal olaylar olduğunda kaskı ve copu ile göstericileri dağıtırken kafasına gelen taş ile arkadaşlarının kollarında hastaneye yetiştirilen olarak mı? Yoksa orantısız güç kullanımı neticesinde masum bir gösteride gereksiz yere göstericiyi tokatlayan bir olarak mı?
Meğer ne çok hayatımızın her alanına girmiş bu polisler. Hepsi birer değer hepsi birer pırlanta ve hepsi birer burası önemli insan olan polislerimize ne çok değer versek azdır. Ne kadar teşekkür edip ödüller versek azdır. Elbet bir sepet elmanın içinde çürükte çıkabilir. Ama teşkilat kuvvetlidir. En kısa zamanda bulur, ayırır ve atar kendi içlerinden o çürükler.
Birçok birinci derece yakını polis olan biri olarak söylüyorum. Hatalarınızı düzeltmenizi bekliyoruz ve sizi seviyoruz.
Selam ve dua ile…
Bu haber 4000 defa okunmuştur.