BUNUN ADINA NE DERLER
Milleti birbirine düşürüp kişiler ve kurumlar arasına nifak tohumları atarak insanların kafasını bulandıran ne derler?
Hepimiz ibretle izliyoruz. Birleri ortamı germek için özel çaba sarf ediyor. Zaman bulup teveccüh gösterip yazılarımı takip edenler görecektir ki kesinlikle bazı konular söz konusu olunca (ki bunların başında vatan ve millet gelir) sözüm şuna buna gidecekmiş diye düşünmeden söylerim. Gerek iktidar kanadından gerek muhalefet ve muhalefetçikler tarafından istediği yere çekildin. Evet, o söz seviyorum Mevzubahis olan vatansa gerisi teferruattır.
Bu ortam gericiler kim olursa olsun milletin kafasını bulandırıyor. Bir bakıyorsunuz hükümet kanadından olmuşlar. Veryansın ediyorlar muhalefete. Askeri sanki tarafmış gibi gösterip vuruyorlar bel altı faul yumruklarını.
Bakıyorsunuz Anayasa mahkemesini eleştiriyorlar. Yok, efendim bu karar siyasi diyorlar. Hükümeti ve onun içindeki her … tuz olanları sürüyorlar öne. Onlarda kendilerini vatanın tek evladı sanıp saldırıyor resmi kurumlara.
O mikser kılıklılar zaman zamanda geçiyorlar karşı tarafa bu sefer hükümeti yıpratma gayretine giriyorlar.
Bir bakıyorsunuz basın rüzgârını arkalarına alıp kendilerince bile önemli olmayan konularda taarruza geçiyorlar. Yazdırıp çizdirip ülke gündemini farklı mercilere çekiyorlar.
Hükümetin attığı veya atacağı adımların önünü daha emekleme safhasında çelme takıp yıkma gayretine giriyorlar. Meclis içerisindeki görüşmeleri tıkayıp kendilerince engel oluyorlar. Bunu yapan muhalefet olunca çok hak vermiyoruz ama hadi onlarda bunu yapsın diyebiliyoruz. Ama bu karıştırıcılar tarafından yönlendirilmesine kesinlikle anlam vermek mümkün değil. Çünkü muhalefette olsa konu millet olunca geri durmasını bilir.
Bu karıştırıcılar zaman zaman başka kılıklarla önümüze çıkıyor. Bir bakıyorsunuz devletin alacağı bir önemli kararda kendini Anayasa mahkemesinin bile üzerinde görüp emekli birilerine farklı açıklamalar yaptırıyorlar. Bazen bakıyorsunuz Danıştayın üstünde kararlar alınıyor perde gerisinden ve özellikle basın rüzgârı ardına alınarak.
Bazen bakıyorsunuz milletin değerlerine ters düşen kararları aldırıp uygulamaya sokma gayreti içine giriyor mahkemeler bu mikserlerin çırpmasıyla.
Ara sıra ise Askeri kullanıyorlar. Aslında kullanma gayreti hep var. Hep kışkırtma ve iktidara karşı güç gösterme si arzusu var. Ancak bazı aklıselim komutanlar düşmüyor bu tuzağa.
Ancak bu gaz ile çıkıp ortalığı toz dumana koyma gayetinde olanlarda olmuyor değil. Bazen bir devir teslim töreninde, bazen bir tatbikat esnasında lafın nereye gideceğini pek düşünmeden siyasi açıklamalar yapabiliyor komutanlar.
Yine Orgeneral Başbuğu kışkırtma gayreti başarılı olmuş görünüyor. Açıklama yapma çabasına düştüğünden gaza gelme ihtimalini görüyorum.
Denilecektir ki komutanların veya bu mikserin oyununa gelenlerin kafası çalışmıyor mu? Onlar bunu idrak edecek durumda değimli? Onlar iyiyi kötüden ayırt edemez mi biz kadar. Evet ederler. Evet, kafaları çalışır. Evet, bir bikrim ve beyinlerinde süpere yakın zekâ olmasa gelemezler bu makamlara. Ama anlaşılmayan bir şey var. İşte mikserin işi orda başlıyor. İşte orada şeytan şeytanlığını yapıyor. İşte orada o insanın kafasını bulanıyor ki oda milletin kafasını bulandırsın. Nitekim öyle oluyor. Bir açıklama bir beyanat. Bir ikide parmak sallayıp tehdit vari konuştun mu işte sana gerilim. İşte sana iktidar sorunu işte sana devlet millet kurumlar arsası çatışma.
Bunun adına ne denir bilmiyorum ama en basit tabirle vatan düşmanlığı millet karşıtlığı devlet zıtlaş lığı denilebilir.
Selam ve dua ile…
