VATAN HAİNİ SAVCI
Sadece Türkiye’nin değil yavru vatanında en önemli sorunlarından biri haline gelip gündemi meşgul eden olayların başında olan Ergenekon terör örgütü’nün 12 nci dalgası ile içeri alınanlara bir takım medya ve destek bazı kayıtsız şartsız muhalefet kafalılar tarafından sürüyor.
Bir önceki yazımda “serçeden ödünç aldıkları beyinlerle” insanları yanlış yönlendirmeye çalışan grupların çabasından söz ederek; genelkurmay başkanının gündemdeki kelimesi ile “altını çizerek” söylüyorum “soruşturmanın neticesini beklemeden bu tür karalama veya temizleme çabalarının yanlış olacağını, acele edilmeden yüce Türk Adaletine güvenerek beklemek gereğinin hasıl olduğunu bildirdim.
Ancak görülüyor ki şeytan yine şeytanlığını yapmaya devam ediyor. İnsanların beynini yönlendirme çabaları son sürat sürüyor. Gazete, internet siteleri ve dergiler ile günlük olayları takip etmede destek bulma imkânı olmayıp sadece televizyon ekranından gündemi takip edenleri yönlendirme gayreti tutuyor da.
Eğer tutmasa, bazı yönetici ve görevlilerinin göz altına alınması ile “burslar kesildi, bur veremiyorlar, olan öğrencilere oldu, buradan burs alan öğrenciler aç kaldı, öğrencilere düşmanlık yapılıyor” yaygarası ile ilgili vakfın bağış geliri artmazdı. Elbet bir derneğin gelirinin artmasını istemeyecek kadar sığ değilim. Hele bu dernek öğrenciye burs veriyorsa hiç değilim. Ama bu yaygara neticesinde mazlum sever halkımın nasıl yönlendirilerek buralara yardım için vicdan sömürüsünün yapıldığını da bilgilerinize sunuyorum.
Haber verilirken nasıl yönlendirme yapıldığına bir örnek daha.(bir sürü örnekten biri) haber ekranlarda, altta kocaman yazı: Öğretmenler tutuklandı. Biraz sonra dönüyor: nutuk suç delili olarak alındı. Değişiyor: ev hanımları gözaltında. Yemek kitabı delil olarak toplandı.
Bu yazı ve haberde geçen kelimeler neden böyle verilir. Bu habercilik midir? Daha doğrusu tarafsız habercilik midir?
Bu soruşturma iznini veren savcı hiç mi okuryazar değildir. Bu kadar mı cahildir. Oraya gidip arama yapan emniyet görevlileri bu kadar mı bilgisizdir. Nutuk’u bilmeyen Türk insanı var mıdır? İnsanların pek çoğu okumamış mıdır? Buraya giden emniyet görevlisi bilmiyor mu? Kesinlikle biliyor. Savcı da, oraya giden görevlide eminim en güzel şekilde nelerin delil olup olmayacağını biliyor ve öyle hareket ediyor. Bu yönlendirme haberlerle bu insanları vatan haini, bilgisiz yerine koymak en basit tabirle cahilliktir. Serçe beyinliliktir. O insanlar bu hareleri yapanlardan emin olun kat be kat daha donanımlıdır.
Soruşturma devam ederken dernek başkanının hasta yatağından ekranlara çıkarılması, o ekrandan bu ekrana taşınması ayrı bir garipliktir. Hanımefendi rahatsız. Rahatsız ve yaşı ilerlemiş olduğu içinde gözaltına alınmadı. Rahat bırakın hanımefendiyi yormayın, üzmeyin değil mi? Neden bu kadar yıpratıp, hasta yatağından Türkiye’ye göstermeye çalışıyorsunuz. Yoksa mesaj mı veriyorsunuz. Bakın bu hasta ve yaşlı insanları tutukluyorlar rahatsız ediyorlar havası mı vermeye çalışıyorsunuz.
Kafaları karıştırmadan habercilik yapmak en doğrusu değil mi? Net olmak net haber vermek. Bunun yanında tarafsız olduğunu söylediğin gibi tarafsız olmak. Halen devam eden bir iddianamede bu denli taraf olmak gelecekte yalan haberci olarak zora sokabilir.
Hep söyledim. Güzide savcılarımız ve güzide yargıçlarımız bırakalım görevlerini yapsın. Tarafsızca şu yargılama sona ersin. İnsanları suçu veya suçsuz ilan etmek bize kazandırmaz, kaybettirir.
Selam ve dua ile…
Bu haber 4212 defa okunmuştur.