ÜLKESİNİ SEVENLER
Vatan sevgisi imandadır. Etrafımıza baktığımızda çevremizdeki ülkelerin adeta kan gölüne döndüğünü görüyoruz.
Aslında kendi hallerinde olsalar doğal zenginlikleri ile çok rahat ve ferah içinde yaşayabilecekken dış güçlerin müdahalesi ile bu halde olduğu aşikârdır. Kendi kendilerine bırakılsalar yaşayacaklar da mahallenin…
Yaradan rabbim kimseyi vatanından ayırmasın. Hep diyoruz ya Suriye’nin Irak’ın gidecek bir Türkiye’si var. Bizim gidecek ne bir ülkemiz ne bu aziz vatandan başka sığınacak bir karış toprağımız var.
Ülkemiz bir referandum geçirdi. Sonuçlara kendilerince itiraz edenler var. Aradaki farkın az olduğunu direk dile getirmiyorlar neticeye farklı yollardan itiraz ediyorlar.
Oysa bizde girdik seçime. Seçim sandığının başında zaten devletin atadığı bir görevli var. Ayrıca organize olmuş tüm siyasi partilerin de temsilcileri var. Her parti istediği kadar görevliyi sandığın başında tutuyor.
Sandığa gelen her vatandaş zaten o kadar insanın gözü önünde oyunu kullanıyor. İmzası olmadan ve tek tek bu işlem yapılmadan oy kullanmak imkansız.
Sandık açıldığında ise oylar herksin gözü önünde yine bir tek kaçırma olmadan sayılıyor ve tutanak hazırlanıyor. Hazırlanan tutanaklara imzalar atılıyor ve bu tutanak ile ilçe seçim kuruluna gidiyor.
Artık herkeste akıllı telefonlar var. Anında fotoğrafı çekiliyor ve tüm sandığın şeceresi ortaya dökülüyor. Gizli saklı bir şey kalmıyor ki nasıl şaibe olduğu dile getiriliyor.
Efendim mühürsüz oy varmış.
Sandıkta görevli insanların oylara mührü basmamasının cezasını halka kesmek çok mantıklı değil. O mührün basılacağını herkes biliyor. Sandığın başında duran görevlilerin neden mühür basmadığını veya bastırılmadığını galiba her parti üyesine sormalıdır.
Şaibe denecek ya adına. Kardeşim diyelim ki bir adilik yapılacak. Mühürsüz oy pusulası konacak. Allah aşkına söyleyin o mühürsüz oyları kullanan veya o pusulaları değiştirecek adam bir mühür basmaz mı?
Yani biraz insaflı olmak lazım.
Bir oylama geçtikten sonra ülken bu kadar itibarını zedelemek ve yabancı karıştırıcı ülkeleri de ardına alarak bu kadar ülkeyi küçük düşürmek niye. Hele bunu yapan demokrasinin uygulandığı yek parti biziz iddiasında olan partiyse bu işte bir yanlışlık yok mu?
İnsanların kafasını karıştırmak niye. Bu referandum geçti. Şimdi doğru olan uyum yasalarına destek vermek ve uyum yasaları çıkarken ülkenin geleceği ile ilgili adımlar atmak olmalıdır.
Bu kadar milletin iradesini hiçe saymak ve seçim yenilensin demek doğru olmadığı gibi bu oylama sonucunu beğenmeyip özellikle gençlik kollarını da kullanarak halkı sokağa dökmek kime ne yarar sağlar.
Zaten içte hainler sürüsü ülkenin bertaraf olması için elinden geleni yatı ve yapmaya devam ediyor. Dışta ise ülkeme hiç olmadığı kadar baskı ve propaganda var. Hal böyle iken birde içten yenilgiyi hazmedememe işi çıkınca insan ister istemez neler oluyor diye sorma ihtiyacı duyuyor.
Başta dediğimiz gibi bizim bu ilkeden başka ülkemiz gidecek yerimiz yol. Elimizdekine iyi sahip olup birlik ve beraberliğimizi sergilememiz gerekiyor.
Selam ve dua ile…
Bu haber 2382 defa okunmuştur.