Haberci71.com -  Kırıkkale Haberleri
ANASAYFA HABER ARA FOTO GALERİ VİDEOLAR ANKETLER SİTENE EKLE RSS KAYNAĞI İLETİŞİM

Arınmaya yolculuk 49 bölüm

Fazlı GÜVENTÜRK

07 Ocak 2013, 16:22

Fazlı GÜVENTÜRK

Arınmaya yolculuk 49 bölüm

            Kalbi Mekke için Medine için yanıp tutuşan ve oralara ulaştığında 9 şiddetinde sarsılanlar için yazılmış, hem bir rehber olsun, hem yaşadıklarımızı anlatısın amaçlı bu yazılara vesile olanlardan Yaradan razı olsun..

            Es selam ya Resulallah

Es selam ya Habiballah

Hasretinle yandım vallah

Korkma yanında ben varım

&&&&&&&&&&&&&&&

Kubbeisnde can yeşili

Asla bulamam eşini

Düzelt artık gidişini

Korkma yanında ben varım

ELMAS

&&&&&&&&&&&&&&&&

PEYGAMBERİMİZİN OĞLU İBRAHİM’İN KABRİ

            İmam-ı Malik’in kabrinden aynı yol üzere doğuya gidilirken yolun sağ tarafında etrafı taşlarla çevrilmiş tek kabirdir. Rasulullah Efendimizin Hz. Mariye’den doğan oğludur.

            Hicretin 8. yılında doğdu. Efendimiz doğum müjdesine bir köle bağışladı. Doğduğu gün Cebrail (a.s): “Esselamu Aleyküm yâ Ebâ İbrahim!” diyerek Efendimizi

selamlamıştı. Peygamberimiz ona atası İbrahim’in adını verdi. Hz. Hatice’den sonra hiç çocuğu olmayan Efendimiz, oğlu İbrahim’le yeniden heyecanlanmıştı. Ensar kadınları sütannelik için birbirleriyle yarışıyorlardı. Efendimiz, altmış yaşlarında babalık duygusunu yeniden yaşıyordu. Fırsat buldukça çocuğunu ziyarete gidiyor, öpüp, kokluyordu.

            Küçük İbrahim Hicri 10. yılda 16 aylıkken vefat etti. Cenazesini Fazl bin Abbas yıkadı. Peygamberimiz namazını kıldırdı. Kendi eliyle kabrini düzeltti. Kabrinin üzerine su serpilen ilk kişi idi.

UHUD-HARRE ŞEHİDLERİNİN KABİRLERİ

            Doğuya doğru gidince yolun solunda duvarla çevrili kabirlerdir. Uhud savaşında şehit olanların önemli kısmı Uhud’da medfundur. Uhud’da yaralanıp Medine’ye getirilen, tedavi görürken vefat edenlerle, peygamberimizin uyarısından önce medine’ye getirilen şehitler buraya defnolunmuşlardır. Ayrıca buradaki şehitliğin, Hicretin 63. yılında meydana gelen ve tarihte Harre Vak’ası olarak bilinen savaşta şehit olanların kabirleri olduğu da rivayet edilmektedir. (En doğrusunu Allah bilir.)

Hz. OSMAN’IN KABRİ

Doğuya doğru yukarı yoldan gidilince, tepe üstündeki tek kabirdir. Hz. Osman Medine’deki evinde Kur’an okurken şehit edilmişti. Rasûlullah’ın yanına defnedilmesi için Hz.Aişe’den izin istendi. Ancak asiler buna itiraz ettiler. Hâkim bin Hizam ve birkaç Sahabe cenazeyi bir kapı kanadının üzerine koyarak defnetmek için Bakî mezarlığına getirdiler. Asiler buraya da gömülmesine izin vermeyince mezarlığın doğu tarafında çalılıklardan oluşan bir yer vardı. Gece karanlığında birkaç sahabe Hz. Osman’ın cenaze namazını kılıp gizlice bu çalılıkların arasına defnettiler.

            Sonradan yapılan mezarlık genişletme çalışmaları sonucunda Hz. Osman’ın kabri mezarlığın orta yerinde kalmıştır. Kabir önceki doğu duvarının kenarında idi. Hz. OSMAN (r.a.) Efendimize, Peygamberlik görevi verildiğinde 34 yaşındaydı. Efendimizden 6 yaş küçüktür. Peygamberimizin iki kızıyla evlendiği için “Zinnûreyn” lakabını almıştır. Bunlardan birincisi Rukiyye idi. Rukiyye, Hicretin ikinci senesinde vefat edince Efendimizin diğer kızı Ümmü Gülsüm’le nikâhlandı. Hicretin 9. senesinde Ümmü Gülsüm, vefat etti. Allah Rasulu bir rivayette; “Şayet bir kızım daha

olsa, Onu da sana nikâhlardım.” diğer rivayette ise; “Eğer 40 tane kızım olsaydı teker teker onları Osman’a nikâhlardım.” buyurmuştur.

            Çok cömertti. Tebük seferine hazırlanırken 300 deveyi üzerindeki yüküyle beraber Allah Rasûlu’ne teslim etmiş, ayrıca elli at ve bin altın daha ilave etmişti. Bu fedakârlık karşısında Allah Rasûlu: “Allahım ben Osman’dan razıyım, sen de ondan razı ol!” diye dua ettiler.

            Bazen Mescid de uyur ve taşlar vücudunda izler bırakırdı. Evinde fakirlere ziyafet verir; fakat kendisi sirke ve zeytinyağı ile açlığını geçiştirirdi. Gündüzleri genellikle oruçla, geceleri ibadetle geçirirdi. O’nun gecenin tamamını Kur’an okuyarak ihya ettiği ifade edilir. Peygamberimiz Hz. Osman hakkında: “Herkesin cennette bir dostu vardır. Benim dostumda Osman’dır.” “Kendisinden meleklerin bile hâya ettiği Osman cennettedir.” buyurmuşlardır.

            Hz. Osman (r.a.) zaman zaman herhangi bir kabirin başına gelip: “Eğer bu çukurdan kurtulursan onun arkasındaki felaketlerden de kurtulursun. Aksi takdirde hiç

kurtulacağını zannetmem.” “En sevdiğim şey Kur’an okumaktır. Eğer kalpleriniz temiz olsaydı Kur’an okumaya doyamazdınız.” derdi.

            Hz. Osman zamanında fitne ayyuka çıkmıştı. İsyancılar evini kuşattılar. Hz. Osman o gün oruçlu idi. Ölümünden bir gece önce rüyasında Peygamberimiz kendisine; “İftarı aramızda yapacaksın.” demişti.

            Hz. Osman, evine giren asilere karşılık vermemiş Kur’an okuyordu. Asiler halifenin başına demirle, kılıçla vurarak şehit ettiler. Başından ve alnından sızan kanlar okuduğu Kur’ana kadar ulaştı. Cuma günü şehit olan Hz. Osman 82 yaşındaydı. 12 yıl halifelik yapmıştır.

 

Yazının devamı bir sonraki gün        

Bu haber 3769 defa okunmuştur.

Delicious  Facebook  FriendFeed  Twitter  Google  StubmleUpon  Digg  Netvibes  Reddit
KIRIKKALEDE TARİH YAZAN ÜÇLÜ10 Ocak 2021

HABER ARA


Gelişmiş Arama

REKLAMLAR



 


RSS Kaynağı | Yazar Girişi | Yazarlık Başvurusu

Altyapı: MyDesign Haber Sistemi