KOLTUK DEĞİL DÜŞÜNCE ALÇAK
Mossad adlı kitabı okuduğumda sanırım lise çağlarımdı. Okumak için aldığımda kalın ve sıkıcı olduğunu düşündüm. Ama ilk sayfasından itibaren ilgimi çekti ve bir solukta okudum.
İsrail’e ait olan ve açılımının istihbarat ve özel operasyonlar olduğu bilinen kısa adı ile mossad tam bir disiplin ve eğitim içeriyor. Yaklaşık 3000- 3500 civarında yetiştirmiş olduğu personeli olan bu örgütün 20000 civarında dünyanın çeşitli yerlerinde ajanı olduğu söylenmektedir.
Söz konusu örgüt genellikle İsrail dışında ve özel görevlerde kullanılıyor. Nerede karışık bir durum varsa altından mossadın çıkması kimseyi şaşırtmamalıdır. Emin olun orada onlarca belki yüzlerce mossad ajanı vardır. Bu iç karışıklığı olmayan ülkeler içinde değişmez. Onlarında topraklarında bir türlü faaliyet gösteren ajanlar her zaman bulunur.
Bu gizli örgütün zaman zaman devlet politikalarına yön verdiği de bilinir. Bazı kriz ve söylemlerin altından bu örgütün çıkması olağandır.
Hepiniz eminim içinizden en azından buğuz ederek İsrail’in yapmış olduğu küstahlığı izlemişsinizdir.
Türk büyükelçisine kendi oturduğu yerden daha alçak seviyede bir koltuk tahsis etmek, kapıda bekletmek, görüşme sehpasının üzerine sadece kendi bayrağını koymak veya el sıkmamak diplomatik nezakete sığar mı? Elbet sığmaz. Elbet yapılan da kimsenin yanına kalmaz.
Gerçi Türkiye böyle ucuz oyunların cevabını ucuz oyunlarla vermez. Diplomatik nezaket ve gerekli sertlikte gereğini yapar. Başta dışişleri Bakanlığı olmak üzere gereğini yaptı da. Açıklamalar anında ve üst üste geldi. Zaten ilk etapta farklısını düşünmek te yersiz olur.
Bazılarının itidalli davranmadan savaş tamtamlarını çalması hiç doğru değil. Alalım okumuzu yayımızı, topumuzu tüfeğimizi çıkalım sefere anlayışı hatalıdır. Büyük devlet büyük düşünmek zorundadır. Büyük düşünce de bu tür krizlerde büyük diplomatik atakları gerektirir.
Kesinlikle bu sözler savaştan ve fiili müdahaleden korktuğumuz anlamına gelmesin ve gelmemelidir. Bin kere söyledik bin birinciyi söylüyorum. Bu ülke için akmayan kan lağım suyu olsun, çıkmayan can ite köpeğe yem olsun. Ancak bu gibi durumlar ağırbaşlı olmayı itidalli davranmayı gerektirir.
İsrail’in yapmış olduğu bu hareketini büyükelçi fark edemedi. Etseydi eminim orayı değil terk eder gerekli dersi anında verirdi.
Amerikan ve İsrail işbirliği çok güçlüdür. Ancak son günlerde İsrail’in kendi başına bazı kahramanlıklara soyunması Amerika’nın da işine gelmiyor. Aslında bir bakıma Amerika’nın bile yapmadığını Türkiye yapıyor. Davos ile başlayıp Anadolu kartalı ile devam eden süreci onlarda ilgi ile izliyorlar.
Tarihinde sahip olduğu topraklarda kan akmasından rahatsız olan ülkemin elbette çıkış yapması gerekiyor. Müdahil olması gerekiyor. Hele bu mezalime uğrayan topluluk Müslüman ise daha çok adım atması doğal onladır.
Bu arada onlarda mossadın iteklemesi ile bu tür hareketler çekecektir. Çeksinler. Ellerinden geleni de arkalarına koymasınlar. Ama çocukça oyunlara girmeden yapsınlar bunları. Zira bu tür oyunlar ciddi devlet imajı çizen ülkelere yakışmaz.
İsrail bile olsa yakışmaz.
Bu nedenle koltuklar alçak olsun önemli değil. Ama düşünceler alçaksa o zaman işler karışık demektir.
Selam ve dua ile…
Bu haber 3930 defa okunmuştur.