Haberci71.com -  Kırıkkale Haberleri
ANASAYFA HABER ARA FOTO GALERİ VİDEOLAR ANKETLER SİTENE EKLE RSS KAYNAĞI İLETİŞİM

NEDEN AKDENİZ

Fazlı GÜVENTÜRK

24 Haziran 2019, 02:31

Fazlı GÜVENTÜRK

NEDEN AKDENİZ İnsanoğlu var olduğundan beri çeşitli nedenlerle birbirine karşı üstünlük kurmak ve özellikle bazı ihtiyaçlarını karşılamak için hem şahsi savaş içinde olmuş ve hem de liderler seviyesinde tabalarını savaşlara sokmuştur. Bu ihtiyaçların en başında su gelmiş. Su bulmak veya suyun bulunduğu mevkileri ele geçirmek için tarihin ilk dönemlerinden beri adeta insanlık birbirini yemiştir. Bir diğer konusu bu savaşların ekmek olmuş. Aslında suya bağlı olarak yürütülen bu savaşta insanlık karının doyurmak için ve gelecek kaygısı nedeniyle sürekli savaşır olmuşlardır. Elbette başkaca nedenlerde olmuş. Mesela toprağını genişletmek ve nesillerine geniş coğrafi alan bırakmak içinde savaşmışlar. Ve bir gün gelmiş bu savaşların nedeni enerji olmuş. Petrol keşfedilmiş. Petrolün keşfi ile özellikle petrol rezervlerinin olduğu bölgelere kendini güçlü gören her devlet göz koymuş. Bu göz koyuş bazen topla tüfekle savaş olmuş ama bazen de içten söz konusu hedefe sızarak olmuş. Petrol noktalarındaki hedefle öyle bir sızmışlar ki o hedefin tepe noktansa yerleşmişler. Hedef ülkeler ne olduğunu bile anlamadan kendi yönetimlerini düşman kuvvelerine teslim etmişler. Özellikle Ortadoğu’da bu yönetim teslimiyeti akıl almaz seviyededir. Birinden çok çektik bilmem hangi ülkenin adamı derken yeni gelen yönetim onu aratmıştır. Onlar daha çok bilmem hangi ülkenin adamı çıkmıştır. Irak’ından Arap emirliklerine, Mısır’ından Arabistan’ına kadar pek çok ülke Suriye’nin yaşadığını farklı kategorilerde yaşadılar. Aslında sadece Ortadoğu değil bu hedef. Petrol olan her ülke yönetim deformasyonuna uğruyor. Belki de yakın tarihte yaşanan Venezuela’da Amerika Birleşik Devletlerinin yapmış olduğu başarısız darbe girişimidir. Sadece petrol rezervlerine hakim olmak için bir ülkenin muhalefetini kışkırtıp adeta iç savaşın eşiğinden döndürdüler. Aslında tam manasıyla henüz dönmüşte değillerdir. Hala artçı sarsıntılar devam etmektedir. Petrolünde bir nebze yerini doğalgaza bırakması ile savaş alanı farklı mecralara kaymaya başladı. İran ve Kafkasya doğalgazlarının Avrupa’ya nakli konusunda her anlaşma yapıldığında kendini güçlü gören ülkeler tarafından yeni bir senaryo oynanıyor. Son günlerde Akdeniz’de aranan doğalgaz ve petrol olayları da yakından ülkemizi etkiliyor. Aslında başta İsrail yüzlerce sondaj çalışması yapmış olsa da kayda değer bir ticari başarı elde edilememiş. 1950'lerde kıyı bölgelerde başlayan çalışmalar 1970 ve 90'larda daha derin sulara yönelmiş. 1990'ların sonu ve 2000'lerin başında bulunan doğal gaz rezervleri çıkarılmaya başlansa da bu İsrail'in kendi ihtiyacını bile karşılamaya yeterli olmamış. Bölgede 2009 yılında yapılan sondaj ile Bin 700 metre derinlikte bulunan rezervde 280 milyar metreküp doğal gaz olduğu tahmin edilmiş. 130 kilometre açıkta ve bin 500 derinlikte bulunan doğal gaz rezervinin büyüklüğünün 622 milyar metreküp olduğu tahmin edilmiş. Bu sahadaki çıkarılabilir gaz miktarı tek başına İsrail'in 40 yıllık ihtiyacını karşılamaya yeterli olacak büyüklükte. İşte bu tarihten yani 2009 yılından itibaren kendini süper güç gören ülkelerin gözünü Akdeniz’e dikmesine neden olmuştur. Özellikle Kıbrıs açıklarında yapılan aramalara pek çok ilgisiz ülke katılmıştır. Bu ilgisizler bizim aramamıza karşı çıkıyor. Nedeni bizim kendi kendimize yetmememiz olduğu kadar bölgedeki yataklar ile kendi ihtiyaçlarını da karşılayacak olmalarıdır. Bu konuda yazmaya devam edeceğim ama ezcümle uyanık olmalıyız. Herkes göz kırpıyor. Biz Yok İstanbul seçimi yok açık oturumun sunucusunun tavrı ile uğraşırken asıl hedefi kaçırmayalım. Selam ve dua ile…

Bu haber 1593 defa okunmuştur.

Delicious  Facebook  FriendFeed  Twitter  Google  StubmleUpon  Digg  Netvibes  Reddit
KIRIKKALEDE TARİH YAZAN ÜÇLÜ10 Ocak 2021

HABER ARA


Gelişmiş Arama

REKLAMLAR



 


RSS Kaynağı | Yazar Girişi | Yazarlık Başvurusu

Altyapı: MyDesign Haber Sistemi