KALP YARASI NASIL GEÇER
Bir süre önce kalbin bir başka attığı ve oradan ayrılmanın bir daha gidene kadar kalplerde yara yaptığı yer olan Kabe ve Ravza’ya gittiğimizi söylemiş ve yazılara bir süre mala demiştik.
Elfi elfi Elhamdülillah kısa süreli de olsa gittik ve geldik kutsal topraklara ve kendimizi yenilemeye çalıştık.
Elhamdülillah buradan çok güzel bir ekip ile yola çıktık. Kalabalık bir kafile ile çıktığımız yolda çok değerli insanları tanıma fırsatı oldu. Gerimizde gözyaşları içinde sevdiklerimizi bıraktık. Bazıları yakınlarından ayrılmanın hüznü ile dolu iken bazıları kutsal topraklara gidememenin hüznü ile gözyaşlarını akıttı.
Hava alanında ihramları giydiğimizde Yaradan Rabbime tam teslim olduğumuzu belli ettik.
Cidde havaalanı Mekke yolculuğumuz Telbiyeler eşliğinde oldu. Dilimizin döndüğünce Mekke’yi anlattık. Kabe’yi anlattık. Nerelere geldiğimizi neden geldiğimizi hatırlattık umrecilerimize.
Sevgiliye kavuşmanın heyecanı ile vardık otelimize ve hemen hazırlanıp Kabe’mize koştuk.
Kimimiz önceden hazırladığı duaları okurken, kimimiz Rabbimizden isteyeceğimizi unuttuk. İlk duamız gözyaşları içinde oldu. Sadece ağladık ki belki içimizden isteklerimizi duyar dedik Rabbim.
Tavaf say derken birinci umremiz bitti sabah namazı ile. Namazımızı kıldık her gün döndüğümüz kıblede Kabe’ye bakarak.
Hacerül evsedi selamladık, mültezimde dua ettik tüm dostlara ve ülkemizin bekasına. Bizi içten farklı yapılanma ile yıkmaya çalışanlar ile dıştan düşmanlık edene kızdık Allah’a havale ettik.
İnsanlığın buluşma noktası Arafat’a çıktık. Serv dağında dostluğu yaşadık, sadıklığın örneğini gördük. Nur dağında Cebrail ile ilk buluşmayı düşündük. İlk ayetleri dilimizden dökerken şükrümüz üst perdeye yansıdı.
Kana kana zemzem içtik münafık olmadığımızı kanıtlarcasına. Hudeybiye, Cirane, Temim derken üst üste umreler yaptık. Ayaklarımız yara oldu,patladı ama engel olamadı tavafa saya.
Hicret ettik. Resulullah gibi Mekke Medine arasında hicreti yaşadık. Belki deve sırtında sıcakta yürüyerek olmadı bu hicret ama yaşadık duyguyla Peygamberimiz ve Hz. Ebubekir in yaşadıklarını.
Beş altı saat anlattık Medine’yi Ensar’ı Muhaciri. Duygular yine sel oldu gözyaşlarına yansıdı.
Peygamberimizi selamladık.edep ile karşısında durduk ve memleketten kendisine getirdiğimiz selamları arz ettik.
Hz Hamza’nın şahadetini okçular tepesinde Uhud’u anlatırken yaşadık. Belki bizden akan o şehitler gibi kan değildi ama gözyaşlarımızı akıtırken onların kılıç darbeleri ile aldığı yarayı hissettik.
İnsanlığı kıblesinin değiştiği kıbleteyn mescidini geldik, hendek savaşını değişen tabiat şartları altında yaşadık. Kübaya geldik. Namazımızda bir umre sevabı aldığımızı hissettik. İlk özgür Cuma namazının kılındığı mescidi gördük.
Belki madden hurma aldık zemzem aldık ama manen sadakat, cesaret, edep, tevazuyu getirdik dostlarımıza ikram için.
Elfi elfi elhamdülillah dündük memleketimize sağlıcakla. Kalbimizin içindeki yaranın tez zamanda bir daha oralara kavuşmanın verdiği haz ile iyileşeceğini bilerek. Duamızda hep o yönde.
Gitmedinizse gidiniz, gittinizse bir daha gidiniz.
Selam ve dua ile…
Bu haber 2737 defa okunmuştur.