ASKERİ SIRLARIN DEŞİFRESİ
Kesinlikle felaket telalığı yapıp başta kendimin olmak üzere hiç kimsenin moralini bozmak istemem. Ancak gerçeklere baktığımızda görüyoruz ki güzel ülkemde bazı şeyler toz duman vaziyette.
Başbakan yardımcısı Bülent Arınca yapılması düşünüldüğü iddia edilen suikast olayının ardından Türkiye’de ilk defa yaşanan olaylar olmaktadır. Ülkem bunları daha önceleri hiç görmedi.
Bu garip olayların temelinde Türkiye’nin gözbebeği Silahlı kuvvetlerin en güzide birliğine bağlı olan seçilmiş askerlerden oluşan Özel Kuvvetler Komutanlığı Seferberlik Tetkik Kurulu Ankara bölge başkanlığına bağlı binanın aranması olayı gelmektedir.
Gerçekten ilginç ve önemli bir gelişme bu. Türkiye’de ilk defa askeri bir birlik böyle aranmaktadır. Denilecektir ki tabi aranacak. Onların ne özelliği var. Onlarda yasalara uymak zorundadır. Evet doğrudur. Yasalara uymak zorunluluğu herkes için aynıdır. Bunlarında ayrıcalığı olmamalıdır. Ancak bazı devlet sırlarının veya bazı olayların bu kadar basına servis edilmesi son derece yanlıştır. Bu kadar kamuoyunun ortasına atmak doğru değildir.
Özel kuvvetler komutanlığı bu adı almadan önce Özel harp dairesi adında faaliyet gösteriyordu. 1992 yılında birlik büyüdü ve yeni adını alarak bir tuğgenerale bağlandı. Sonra çeşitli şekillerde genişleyerek tümgeneral ve halende bir korgenerale bağlı kuvvet olarak faaliyetine devam ediyor. Başta bölücü terör örgütü olmak üzere birçok düşmanın korkulu rüyası oldu. Dünyanın birçok bölgesinde abartısız söylüyorum canını ortaya koyarak görev yapıyorlar.
Bu suikast olayının farklı algılandığını ilkyazımda belirtmiştim. Öyle elini kolunu sallayarak suikast olur mu? Bir adresi bile akılda tutmadan kâğıda yazacaksın, üç beş araba değiştireceksin ve başbakan yardımcısı gibi bir adama suikast yapacaksın. Doğru değil ve buna hala inanmıyorum. Örtülü başka bir nedeni vardır. Belki Bülent arınçı takip de ediyorlardır. Ama bu suikast için değildir. Bu konudaki düşüncelerim değişmedi. Farklı düşünmek gerçekten çok ağır olur diye değerlendiriyorum.
Ancak; askeri binanın bu denli göz önünde aranması ve içeriden bilgi sızdırılması son derece yanlıştır. Basının bilmediği bilgi yok. Çalışma odalarının girişinden, erbaş ve er bulunup bulunmadığına, kozmik odadan, muhabere odasına kadar, bölge başkanından, içeri alınanların rütbelerine kadar her bilgi basının ağzında. Bu yanlıştır bu hatadır. Aranması gerekiyorsa aranır ve gerekli dokümanlara gerekli insanlar vakıf olur. Bir yerde gizli vardır saklı vardır. Bu ülkenin bekası için bu denli özveri ile görev yapan insanların belki de yıllarca ortaya koydukları çalışmaları deşifre ediliyor.
Hele bazı sırlar iyice basının ağzına sakız oldu. Bu sakız ikinci defa aramaya girilmesi ile daha bir iştahla çiğnenir oldu. Demokrasi içerisinde hiçbir şeyin gizlisi saklısı olmasın ama iş askeri sırlara gelince orada herkesin durması lazım. Bilen bilmeyen herkes gerekli gereksiz konuşuyor. Böylece acayip bir bilgi kirliği oluşuyor. Hal böyle olunca bu gereksiz bilgiler veya ortada olması sakıncalı olan bilgileri için maddi manevi varlığını ortaya koyan düşman gizli servisleri de çaba sarf etmeden vakıf oluyor bu bilgiler.
Satır aralarında basının ağzında öyle bilgiler geçiyor ki ben iddia ediyorum 40 yıl bu birimin içinde görev yapanlar bile bu bilgilere vakıf değildir. Çünkü bilmesi gereken prensibi diye bir şey vardır. Herkes bilmesi gerektiğini öğrenir ve bir fazlasını sormaz bu birimde bile.
Şeffaflık tamam ama iş askeri sır deşifresine gelince ona hayırrrrr.
Selam ve dua ile…
Bu haber 6814 defa okunmuştur.