Haberci71.com -  Kırıkkale Haberleri
ANASAYFA HABER ARA FOTO GALERİ VİDEOLAR ANKETLER SİTENE EKLE RSS KAYNAĞI İLETİŞİM

EN ÇOK OKUNANLAR

NEŞE DOLUYOR İNSAN

Fazlı GÜVENTÜRK

28 Nisan 2009, 18:48

Fazlı GÜVENTÜRK

NEŞE DOLUYOR İNSAN

            Biliyorum geciktik belki bu yazıyı yazmakta. Ama geç olsun güç olmasın diye düşündük. Cumhuriyet ve çocuklarımızın vazgeçilmezi olan bayramı kutladık.

            23 Nisan, ilk kez bir sivil toplum girişimidir. Halkımız ilk kez sorumluluk almıştır. Bunu Kuvay-ı Milliye ile disipline ederken, Müdafaa -i Hukuk ile yasallaştırmıştır.
23 Nisan’da ülkenin dört bir yanında ki insanımız kendi kimliklerini korumak üzere harekete geçmişlerdir, tavır takınmışlardır.

            23 Nisan’ın öncesinde sivil inisiyatifle birlikte, 19 Mayıslar, Amasya Tamimleri, Erzurum ve Sivas Kongreleri ve Mustafa Kemaller vardır.

            Tarihimizde ilk kez, 23 Nisan’ da halkımız, aşağıdan yukarıya doğru bir sorumluluk almış ve Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin kurulması süreci başlatılmıştır.
Halk, Türkiye Büyük Millet Meclisini, Meclis, ilk orduyu kurmuştur. Ordunun adı Türkiye Büyük Millet Meclisi Ordusudur. Ordunun komutanını meclis tayin etmiştir.
Türkiye Büyük Millet Meclisi hem orduyu, hem devleti, hem cumhuriyeti kurduğu gibi, siyaset, halk, toplum, devleti, siyasal örgütlenmeyi, üst yargıyı şekillendirici bir süreci kendi elleriyle yoğurmuştur. Bu başarı bu bayramı bir toplum bayramı, bir halk bayramı, bir ülke bayramı haline getirmiştir.

            Osmanlı devleti, son yüzyıllar içerisinde içine itildiği azınlık sorunları ve tek yanlı işletilen hukuki ve ekonomik alanlardaki kapitülasyonlar nedeniyle, egemenliğini hem içeride hem de dışarıda geniş ölçüde kaybetmiş, bu yüzden de yarı sömürge durumuna düşürülmüştü.

            Mondros Ateşkes Antlaşması’ndan sonra, ülkenin her taraftan işgali üzerine Yunanlıkların İzmir’i işgali süresinde, 23 Nisan’lara gelmek yenilikçi bir sürece girmek demektir.
            Zira 23 Nisan’da çok büyük dönüşümler sağlanmıştır. Egemenlik anlayışı değişmiştir. Ulusal Egemenlik anlayışı ortaya çıkmıştır. 1920’lerin ortamında “ ulusal egemenlik” sözü, çok yenilikçi bir sözdür. Ulusal egemenlik demek, saltanata hayır demektir, demektir.

            Türkiye’nin büyük dönüşümlerinin önü, ufku açılmıştır.

            23 Nisan bize Mondros Ateşkes Antlaşmasının, Sevr’in yerine,- ulusal onurumuz Lozan Antlaşmasını sunmuştur.

Tarihin sayfalarına gömülen Osmanlı Devletinin yerine Bağımsız Türkiye Cumhuriyeti’ ni sunmuştur.

Dünya uluslarına bağımsızlık örneği olmuştur.

Anadolu topraklarında dine- mezhebe dayalı, etnik temele dayalı bölünme yerine ulus olma bilincini sağlamıştır.

Atatürk ilke ve devrimlerinin kilit taşını oluşturmuştur. Laik, demokratik ve sosyal hukuk devleti olmamızın temeli 23 Nisan’dır. 23 Nisan Ulusal Egemenlik, ulusal kimlik ve benliğimizi, kültürümüzü, örf ve geleneklerimizi saklı tutarak, ulusumuzu çağdaş ve evrensel değerlerle bütünleştiren, bütün uygar uluslarla eşit ve insanlık âleminin seçkin ve şerefli bir üyesi durumuna yükselten bir tarihin ifadesidir.
            Bu nedenledir ki 23 Nisan’ın sonsuza dek yaşatılması için, bu tarihi gün Atatürk tarafından, Türk çocuklarına ve çocuklarımızın şahsında bütün dünya çocuklarına armağan edilmiştir.

İnşallah hayırlı ve egemen bir şekilde çocuklarımızda çocuklarına bu bayramı devrederler.

Selam ve dua ile…

Bu haber 4478 defa okunmuştur.

Delicious  Facebook  FriendFeed  Twitter  Google  StubmleUpon  Digg  Netvibes  Reddit
KIRIKKALEDE TARİH YAZAN ÜÇLÜ10 Ocak 2021

HABER ARA


Gelişmiş Arama

REKLAMLAR



 


RSS Kaynağı | Yazar Girişi | Yazarlık Başvurusu

Altyapı: MyDesign Haber Sistemi