İL BAŞKANLARININ TÜMÜ
Demokrasinin gereği ve güzelliği olan seçimlerin ardından tüm partiler il kongrelerini yapmaya koyuldular.
Bu kongrelerde önceki seçimlerde partilerinin başında olan il başkanlarının yanında yeni ve taze kan olarak bundan böyle partilerinin başına il yöneticisi olarak geçmeye namzetlerde çıktı.
Bazı partilerin ise birleşmeye yönelik sancıları istifaları getirdi. Anavatan partisi ile Demokrat partinin ülke genelinde birleşme arzusu Kırıkkale’de Anavatan İl başkanın istifasını kaçınılmaz kıldı. İl başkanını yakından tanımıyorum bu nedenle yorum yapmam elbet yakışık almaz. Ancak tüm ülke çapında daha önce denenerek başarısız olan ve seçimlerde çok ağır yenilgi yaşayan bu iki partinin tekrar tekrar birleştirilmeye çalışılması pek akıllıca gelmiyor. Kaldı ki her iki partide ülkenin geleceğinde önemli roller oynayan aktörler çıkarmış. Düşünceleri aynı görünmekle birlikte pekte sevimli gelmiyor bunların birlikteliği. Sanki liderlik sorunu yaşanır gibi geliyor bana. Kırıkkale’de ise fedakârlık yapılmazsa yani yöneticiler illa ben olacağım düşüncesinde olursa diğer taraf pek kabullenmez bunu. Çünkü iki partide de gerçekten değerli ve köklü siyasiler var.
Ak parti kongresini geçtiğimiz aylarda yaptı. Üç dört seçime partisinin il başkanı olarak giren Nuh Dağdelen ile parti tabanından gelen Zühtü Aksal yarıştı. Demokratik ve seviyeli bir yarış olan bu seçimde delegeler Nuh Dağdelen’i dinlendirme seçeneğini benimsedi. Yeni il başkanı olan Zühtü Aksal ciddi şekilde partiye sahip olma ve il genelinde partinin bütünleşmesi için çaba sarf etmeye başladı. İktidar partisinin bir temsilcisi olduğunu her alanda hissettirme gayreti içinde olduğu görülüyor. Yerel yöneticiler olan Vali, Belediye Başkanı ve diğer birim müdürleri ile sıcak ilişki içinde olması ve onlarla sürekli diyalog içinde olması kendisinin il başkanlığı anlamında başarılı olmasını beraberinde getiriyor. Parti içindeki dengeleri iyi ayarlar ve bugünkü alçakgönüllü tavrını sürdürürse başarısına başarı katar. Aksi olup kendini dev aynasında görmeye başlarsa ilk seçimleri görmeden koltuğu bırakmak zorunda kalır. En azından halkın gözünde, partilisinin gönlünde o koltuğu bırakmak zorunda kalır.
MHP il kongresini tamamladı ve Seyit Ahmet Göçer güven tazeleyerek yeniden il başkanı oldu. Gençliğinin ve dinamikliğinin verdiği çalışma azmi ile yeniden il başkanı olan göçer’e yeni dönemde çok iş düşüyor. Bir yandan parti içindeki muhalif kanadı mutlu edici çalışmaları yapmalı, onlarla kopuk olduğu izlenimi verilen ilişkileri sıcaklaştırmalı bir yandan da mutat işlerini sürdürmeli Kırıkkale’nin gönlüne MHP sevgisini yerleştirmeye çalışmalıdır.
Demokrasinin gereği olan partilerin il içerisindeki yöneticilerinin birbirleri ile samimi bir ilişki içinde olması gerekiyor. Zaman zaman parti başkanlarının birbirlerine ağır şekilde yüklenmeleri ve kısır kavgalarını illerine yansıtmamaları gerekiyor. Kırıkkale gibi maalesef gelişmekte zorluk çeken bir ilin kalkınması, iş sahalarının açılması, refah düzeyinin artması, şehircilik anlamındaki modernizasyon için birlikte hareket etmeleri gerekiyor.
Bulundukları makamı şahsi ve partisel çıkar ve kavga için değil, bu güzide şehrimizin gelişmesi için kullanmaları gerekiyor. Tüm seçilmişleri ve atanmışları bu şehrin güzelleşmesine yönlendirmeyi birlikte yapmalılar.
Hali hazırda tanıdığım bu il başkanları bunu yapacak ve başaracak nitelikte insanlar. Bu partiye gönül veren diğer partililer ise bu başkanlara destek verici yaklaşımlar içinde olursa kazanan Kırıkkale’miz olur. Zira Kırıkkale’nin bu birlikteliğe nasıl ihtiyacı olduğunu hepimiz görüyoruz.
Zühtü Aksal ve Seyit Ahmet Göçer kim ne derse desin bu şehirdeki birlik bütünlüğü sağlayıcı çalışmaları yapmaları bakımından bir şanstır. Bu şansı hem partili hem Kırıkkale’nin yöneticileri iyi değerlendirmelidir. Tüm il başkanları da bu şansa, şans katacak insanlar diye düşünüyorum.
Selam ve dua ile…