AMAÇ ALAN OLUŞTURMAK
Kim bu cennet vatanın uğruna olmaz ki feda?
Şüheda fışkıracak, toprağı sıksan şüheda!
Canı, cananı, bütün varımı alsın da Hüda,
Etmesin tek vatanımdan beni dünyada cüda.
Ruhumun senden ilahi, şudur ancak emeli;
Değmesin mabedimin göğsüne na-mahrem eli!
Bu ezanlar ki şahadetleri dinin temeli,
Ebedi yurdumun üstünde benim inlemeli
Bir kere demedik bin kere dedik, sözde değil özde dedik, dilimizin ucuyla değil kalbimizin sesiyle konuşarak dedik ve dedik ki bu ülke uğuna her gün on şehit versek bile bir karışı kimseye verilmez, verilemez.
Bir önceki yazımda demiştim ki kırk gündür uzağız memleketimizden, vatanımızdan. Şükür en kutsal toprağa gittik, gittiğimiz yerde ırk dil farkı yok. Herkes aynı herkes farksız. Zaten kimsenin farklı olmak veya benim ırkım seninkinden üstün diye düşünme derdinde de değil.
Döndük geldik memleketimize. Baktık değişen bir şey yok. Yine sabahın erken saatinde kalkıp geçtik haberlerin başına ve yine içimiz yandı ve “vah yavrularım” sözleri döküldü dilimizden.
On vatan evladı on yiğit çocuk on ana kuzusu ine düştü kara toprağın kara bağrına. Her birine ayrı üzüldük, her birine içimiz ötekinden biraz daha fazla yanarak baktık haberlere.
Şimdi diye düşündük. Şırnak’ın, Tunceli’nin, Hakkâri’nin, Van’ın, Bingöl’ün, Mardin’in neresinde olursa olsun evladı bulunan, yakını bulunan, yavuklusu bulunan herkes dedik diken üstünde. Sadece asker olması da değil. polisi, öğretmeni, memuru hepsinin yakını diken üstünde diye düşündük. Dillerinde dua, gözleri sokakta, kulakları telefonda.
Nasıl yaşatılır bu duygu bir anaya. Bunların amacı ne? Bunlar artık oldukça irdelendi ve söz möz kalmadı bitecek.
Hala açılımla hala demokratik adımla veya hala muhtıra kabul edilen açıklamalarla uğraşmak mı yoksa tüm askeri gücü oraya yığıp dağı taşı delik deşik etmek mi?
Bence bu bebek katillerinin oyununa gelmemek lazımdır. Çünkü terör kesinlikle kandan beslenir. Ne kadar karşılıklı kan akarsa o kadar korku salar veya aksiyon arayan aklı bir karış havada bulunanların aklını o kadar çok çeler ve taraftar bulur. Yoksa sönmeye mahkum olduğunu bilir.
Zaten onlarda insan hakkı veya yaşama hakkı diye bir şey olmadığından kan akıtarak geri plandaki ağalarının rahat yaşamlarını devam ettirir. Eğer bu düşüncem yanlış olsaydı ölümüne bu kadar canı ilçelere gönderip,kaymakamı kaçırmak ve bez parçasını birkaç dakikalığına sallandırmak için ölüme göndermezlerdi.
Terör örgütü köy olsun, kasaba olsun veya ilçe olsun bir yerleri ele geçirmeye çalışıyor. Bu her şeyden önce dünya kamuoyunu buraya çekmek veya kendi yandaşlarına psikolojik üstünlük sağlamak içindir. Bu nedenle güvenlik güçleri zaten şükür oldukça uyanık ama daha bir dikkatli olmak zorundadır. Tabiî ki sivil halkı ayırt edeceksiniz ama içe sızanlara dikkat. Yani istihbaratı çok etkin kullanmak lazım. bunun içinde daha önce de yazdığım gibi istihbarat birimlerinin haber akışının tek kanalda birleşmesi elzemdir.
Şehitlerimizin ruhları şad olsun. Kimse bizi vatanımızdan cüda edemez. Bu vatanın uğrunda feda olacak sayısız vatan evladı var. Namert eli değemez inşallah ne bugün ne yarın.
Selam ve dua ile…
Bu haber 3745 defa okunmuştur.
