GÜLEREK GİT MESLEKTAŞIM
Toprak uğrunda ölen varsa vatandır. Üzerinde yaşadığı toprağı vatan yapma uğrunda can veren yiğitlere ne mutlu.
Yine bir şehit haberi aldık. Yine yüreğimize kor düştü. Kıdemli Başçavuş Ahmet Eryılmaz’ın şahadet haberini aldığımızda annesi, eşi ve çocukları ile birlikte küçük kıyametimiz koptu yine.
Şehidimizin babası ebedi âlemde bulunmaktaymış. Emin olun orada buruk bir sevinç yaşamıştır. Hem oğluna kavuşmanın sevincini yaşamıştır. Hem kendisine şefaatçi olacak bir şehit babası olduğu için manevi manada söylüyorum gözlerinden iki damla yaş süzülmüştür. Üzüntüsü sadece fani dünyaya kanmayan, geride gözü yaşlı bir eş ve evlatlar bırakan evladına kıyamamasındandır.
Yalan dünyada çilesini dolduran yaşlı annesi ise acısını kanlı gözyaşları ile dindirmeye çalışacaktır. Ahir ömründe bunu da görmüş ve evlat acısını yaşamıştır. Üzüntüsünü kim tarif edebilir ki.
Şehidimiz 40’lı yaşlara gelmemiş henüz. Kırkında olmayan bir de eş bıraktı geride. Maddi olarak kayıpları elbette tazmin edilir. Devletimiz büyüktür. Onları mağdur etmez. Ne eşini nede çocuklarını kimsesiz bırakır. Onlar artık vatanın eşi oldular. Onlar artık vatanın evlatları odular.
Ancak;
Manevi anlamda o eşin ve çocukların yalnızlığını hiçbir olgu, hiçbir güç, hiçbir durum dolduramaz. Hani derler ya bende çok söylerim üzüldüğümde onların “içleri acıdı.”
Şehidimizi uğurluyoruz ebediyete. Cenazesinde bulunarak ondan hazreti peygambere selam götürmesini istiyoruz. Komşu olacak orada. Komşusuna bizlerden selam götürmesini onunla birlikte bizlere de şefaatçi olmasını istiyoruz. Kutlu bir makama yürüdü şehidimiz.
Daha öncede dile getirdim. Şahadetin her türlüsü can baş üzerine. Her türlüsü kabulümüz. Her türlüsünü rabbimizden geldiği için ve vatanın milletin bekası için olduğundan kayıtsız şartsız kabul ederiz. Şahadet haberini her aldığımızda neden bizimde şehit olamadığımıza yanarız. İçin için hayıflanırız. İçimizin derinliklerinden kıskanırız.
Ama; Bu mayın yok mu bu mayın. Ne kalleştir. Ne sinsidir. Bunu icat edip insanlığın başına saranlar emin olun ebedi cihanda her gün o mayınlara basıyor her gün parçalanarak bir daha bu acıyı yaşıyordur. Göreceğiz öteki dünyada bu icadı yapanın nasıl cezasını bulduğunu.
Öldürmenin her türlüsü kötü. Vatan millet için yapılan su götürür belki. Nihayetinde dünyanın ölçü bilmezlerine karşı yapılan bir savaş ve inancımıza göre şahadet var ucunda. Ama bu öldürme sırf kalleşlik uğruna olursa, sırf bozgunculuk uğruna olursa, sırf yediği kaba pislemek uğruna olursa, sırf birilerinin maşası olduğundan olursa bunu neyle izah etmek mümkündür.
Tabi olarak giden gelmeyecektir. Tabi olarak bu vatanın bir karış toprağı da birilerine verilemeyecek. Bir Ahmet gidecek adaşı peygamberin komşusu olarak, ama bin Ahmetlerde sırada bu komşuluktan nasibini almak için sırada bekleyecek.
Üzülme yaşlı anam, kederlenme şehit eşi bacım, tasalanmayın şehit evlatları. Dünya durdukça bu Türk milleti payidar kalacak. Sizlerde yaşadığınız her günde bir öncekinden daha çok sevecek, daha çok gurur duyacak, daha çok onurlanacaksınız Kıdemli Başçavuş Ahmet’in şahadetiyle.
Ailesinin, yakınlarının, Kırıkkale’nin, her karış toprağı buram buram gül kokan memleketimin ve necip milletimin başı sağ olsun.
Selam ve dua ile…
Bu haber 4215 defa okunmuştur.