KENDİNİ ASLAN SANANLAR
Adamımız işsiz güçsüz garibandır. Günlerden bir gün şehre sirk geliyor,bizimki iş bulurum umudu ile damlıyor sirke.Diyorlar ki-"İşçiye ihtiyacımız yok ama, bir kaç maymunumuz yolda öldü eksiğimiz var,şu maymun postlarından birisini giyip,maymun rolü oynarsan çalışırsın burada."
Eleman kabul ediyor işi ve göreve başlıyor, gösteri sırasında oradan oraya, ipten ipe zıplayıp maymunluk yapıyor. Derken eli kayıp doğru aşağıda aslan kafesine düşmez mi. Kral aslan homurdanarak üstüne geliyor. Bizimki maymunluğu unutup başlıyor bağırmaya.
-"İmdaaaaaat, ben maymun falan değilim, kurtarın beniiiii."
Aslan heybetle yaklaşıyor adamımıza.Bizimki korkudan geberecek neredeyse.
Aslan:
-"Kes lan bağırmayı, salak! Biz de aslanız sanki."
Şimdi düşünün etrafta kendini aslan sanan ne kadar çok tanıdığınız var. Ne kadar aslan rolü oynayan var.
Ülkenin gündemi belirlenir. Ortaya bir virüs bırakılır. Konu ile ilgili kamuoyu ne düşünüyor onların ne fikirleri var öğrenmek yerine genellikle bu virüsü bırakanlar kamuoyu oluşturmak ve aslında kamuoyunu kendi fikirleri etrafında toparlamak içindir.
Gündemi belirleme gayretinde olanların oltasına düşen sazanlar ise hemen aslan edasıyla başlar döktürmeye. Ne araştırma yapmıştır ne konu ile ilgili kitaplar okuyup güncel tabirle internette sörf yapmıştır. Yani birikim yoktur. Ama sanırsınız ki ondan dahası yoktur.
Bir anayasa değişikliği furyası vardı gündemde. Elbet fikrini söylemek büyüklüktür. Hem fikirlerini paylaşmasan nereden doğru bulunacak nereden gerçekler ortaya çıkacaktır. Ancak görüyorsunuz ki birikimi olmayanların yanlış yönlendirmeleri ile siyasi şovlar oldu. Herkes bıraktı doğruyu eğriyi ve geleceği imar etmeyi siyasi şovmenliğe soyundu.
Ülkenin bu kendini aslan sananların siyasi şovları ile uğraşırken Kırıkkale’nin de kendini aslan sananları boş durmadı.
Şehit aileleri ve gaziler başımızın tacıdır. Bunu kimse göz ardı etmemelidir. İlgisizlikten yakınan şehit aileleri ve gazilerin dertlerini anlatma gayretini takdirle karşılıyorum. Ancak yollar tükenmedi. Üstüne gidilerek talepler ilgililere sıralanmalı, anlatılmalı, ifade edilmelidir. Kırıkkale için söylüyorum. Vali ise valiye, belediye Başkanı ise ona, diğer kurum müdürleri ve sivil toplum kuruluşları ise onlara ısrarla çekilen zorluklar anlatılmalıdır.
Şehit ailelerinin gazilerin sorunlar var. Elbet var. İçlerinden bir olduğum için onların dertleri ile dertlenmem ve biraz daha onarla kendimi yakın hissetmeden daha doğal ne olabilir.
Açılımla başlayan süreç içerisinde kendini ifade edemeyen hükümetin onlara daha yakın olması gerektiğini hep söyledim. Onlara bu açılımın uzuvlarının veya oğullarının eşlerinin acısını örtmek için değil yeni acıların yaşanmasını önlemek için olduğu daha net ifade edilmelidir.
Gerektiğinde onların en azından daha rahat yaşam sürmeleri için maddi destek sağlanmalıdır. Maddi desteğin ötesinde manevi destekte çok önemlidir. Şehit ve gaziler derneği başkanı randevu talebine cevap verilmediğinden şikâyetçi. Randevu vermemek ne demek tüm yetkililer bir daha düşünmelidir. Aslandan daha mı aslan var burada. Yani Başbakan aslanlık yapıp şehit ve gazilere bu kadar yakınken diğerlerine ne oluyor?
Selam ve dua ile…
Bu haber 4314 defa okunmuştur.
