UTANACAK TARİHİMİZ YOK
Ülkenin tek ihtiyacı sanki tarihi ile yüzleşmekmiş gibi son günlerde müthiş bir atak ile tarih hamisi kesildi herkes.
Tarih bir ülkenin bir milletin ve bir kişinin neyse işte o olgunun gerçeğidir. Kimse ne inkâr edebilir ve nede bu gerçekten kaçabilir.
Bunu özümsemek yani tarihin bir gerçek olduğunu ve gerektiğinde en acı şekilde ders almak gerektiğini biliyorum. Geçmişinden ders almayanların gelecekte başarılı olması da mümkün değildir. Bunu da biliyorum.
Ama bazı konuların ısıtılıp tekraren önümüze konulması ve bizi bunu yemeye zorlanmamız pekte şık durmuyor.
Yıllar boyunca mücadele edip, gerçekten büyük bir azim ile devletin üzerine gittiği Ermeni sorunun halen ne kadar başımızı ağrıttığı ve bizi yıllar boyunca nasıl oyaladığını biliyoruz. Yurt dışında temsilci ve elçilerimizi katleden Ermeni terörünü bitirdik şükür. Ancak terör bitti derken Ermeni kulisinin nasıl dünyaya haki olduğunu gördük.
Adamlar bizim tarihimizi sorgulama cesareti bularak her gün yeni bir yapılanma ile karşımıza geliyor ve bir ülkenin parlamentosu, diğer ülkenin sivil toplum kuruluşu, bir başka ülkede ve yerde düşünce kuruluşunun garip baskısı ile karşımıza çıkıp duruyor.
Bir ara PKK/KCK bölücü terör örgütünün ilk eylemlerin olduğu 80’li yılarda efendim Kürt yoktur, Kürtler dağda gezerken yerdeki karlar Kart, Kurt diye ses çıkarmış bu nedenle dağda yaşayan Türklerdir aslında dendi. Elbette çok geçerli bir tez olmadığından çok rağbet görmedi. Ama zaman içinde bu tezi savunalar yüzünden ülkeyi çok zor duruma düşürdü bölücü zihniyetliler.
Bir ara demokrasi uğruna şehit edilen veya bazılarına göre cezasını asılarak çeken Menderes ve arkadaşları gündeme geldi. Sürekli onlardan söz edilerek tarih didiklenmek istendi. Onun üzerinden herkes ne demek istediğini ve düşüncesini ülke üzerine dikte etti.
Sonra sanki ülkenin tüm askerleri Ergenekon terör örgütü üyesiymiş gibi bir hava estirildi. Her gün yeni senaryolar ile askerin üzerine gidildikçe gidildi. En mahrem yerlerinden olan Özel Kuvvetler Komutanlığına Bağlı Seferberlik Bölge başkanlığı kozmik odalarına kadar girildi ki ben o zamanda yazmıştım, o binada çalışan askeri personelin bile hepsinin giriş izni yoktur oraya, sadece bir kısmı girer ve işini görür çıkar oradan. Oralara karar müdahale edildi.
Bazıları bunun karşısında Ergenekon gerçeğini hiç görmek istemedi. Sanki tüm askerler tornadan çıkmış gibi dürüst ve vatanseverdir, onların üstüne kimse daha çok vatanını sevemez tezi ile bir zümreyi veya gurubu diğerine karşı kışkırtma görevini başarı ile yerine getirdi.
En son bu furya CHP’li bir vekilin konuyu açması ile Tunceli veya Dersime dayandı. Herkes onun üzerinden konuştu tartıştı. Hala da tartışma bitmiş değil. Dersim bir isyandır ve elbette devlet gereğini yapmış elindeki imkânlar ile isyanı bastırmaya çalışmıştır tezi ile dersimde katliam olmuştur tezcileri yeni bir tarih üzerinde konu bulana kadar tartışır.
Ermeni olayları, Menderes gerçeği, Dersim, geçişte düşüncelerini dayatmaya çalışan zihniyet, demokrasi ve milli birliğe karşı olanların ülke adını kullanarak yaptıkları ile elbette yüzleşeceğiz. Elbette doğrusunu öğreneceğiz. Elbette gelecekte çocuklarımıza doğruları miras bırakacağız. Ancak bunu yaparken kesinlikle devleti, milleti rencide etmeyeceğiz.
Bizim tarihimiz şan ile şerefle dolu. Sürekli özür dileyeceğimiz ve utanacağımız bir durum ile değil.
Selam ve dua ile…
Bu haber 5147 defa okunmuştur.