ARA KABLOSU SANANLAR
Birkaç gün önce Mevlit kandilinim idrak ederken neler yaşadınız bilmiyorum. Nasıl faydalı ibadetlerle Hakkın divanına durduğunuzda Rabbinizden neler istediniz tabi olarak sizinle Rahman arasında.
Koştunuz mu bilmiyorum camiye. Hazır Cuma günü de olunca kalabalıklaşan cemaatle birlikte huşu içinde Müftü beyin merkezi sistemle verdiği vaaz ne kadar girdi kafanıza.
Çarşıdan eve dönerken pastanelerin vitrinlerini süsleyen kandil simidinden aldınız mı? Mahallede kartopu oynayan çocuklara” bugün kandil gelin bakalım evlatlar kandil simdi yiyin” dediniz mi?
Hanımefendiler evlerinde fırınlarında hazırladıkları hamur işlerini sıcak sıcak komşularına servis yaptı mı?
Bir gün önceden başladığınız orucunuzun iftarını ederken Ramazanlar mı geldi aklınıza. İlk yudum suyu açarken şükürlerin eşliğinde Afrika insanları, evsizler, yurtsuzlar, yiyecek ekmekleri olmadığından erken yatmak zorunda kalanlar, çöpten ekmek parçası toplamak için akşamın karanlığında hala evine gelemeyen ana babalar ve yavrular geldi mi aklınıza?
Akşam namazını aile fertleri ile cemaat yapıp kıldıktan sonra demlenen çaydan bir bardak içip, karla kaplı yolardan geçip yatsı vakti için camiye gittiğinizde kürsüden okunan kuran-ı kerimi dinlerken manasını bildiğinizden olacak tir tir titrediniz mi?
Koltuğa oturup eşin dostun kandilini kutlamak için yazdığınız mesajları gönderirken, telefonla tebrikleşirken “bu tür mesaj işleri kapitalizmin bir eseri, para kazanmak için mesajı icat etmişler Müslüman da buna alet oluyor çekiyor mesajları” diyenlere kızdınız mı? “yahu harcadığınız gereksizleri düşünün, bir iki paket havaya üfürdüğünüz sigara dumanına verdiğiniz para kadar para verseniz ne olur. Sair zamanlarda kim kimi arayıp soruyor. Kim kimle helalleşip, selamlaşıyor. Böyle günlerde dertleşmenin, selamlaşmanın, bir birlerine iyi dileklerini sunmanın kime ne zararı olur” diye düşünüp, aklını kendinden bir karış ileride sanan, selamlaşmanın önemini bilmeyenlere “Allah hidayet versin” dediniz mi?
Sabahın belki de ilk ışıklarına kadar ekranlarda olan kandil programlarından başlayarak, ibadet edip, kuran okuyup, namaz kılıp rabbinizden isteyebildiğiniz kadar istediniz mi?
Bazıları kandilleri önemsiz görür. Hata. Kandiller birleştirici özelliği taşır. Arınmadır, dilek günüdür, ibadetin kullar ile birleşerek yaradana iletilme Rahmana sığınma günüdür.
Bazı serçe beyinliler ise İslamı sadece Kuran’dan tecelli sanır. Kuran elbette Rahman ve Rahim olan Rabbin direk emridir. Ancak İslamın yaşanmasının örneği olan sünnet ve hadislerde vardır. İki cihan padişahı Hz. Muhammed (SAV)’in yaşam tarzı ve yaşayış biçiminde ki örnekler Müslüman’ın hayatının yönlenmesi için yegane örnektir. Bu örnek hayatı yok sayıp sadece Allah(cc)’ın emirlerini yaşamaya kalkmak yanlışa düşmesine sebep olabilir. Zira Kuranı kerim doğruyu eğriyi elbet ne olarak anlatıyor ancak pratik hayata döken örnek ise peygamberimizin hayatıdır.
Bu ayrımı yapanların yani Peygamberimize sadece Ara kablosu rolü biçenlerin gerçekte art niyetli oldukları muhakkaktır. Peygamber sadece aldıklarını aktarmıyordu aynı zamanda yaşamı ile örnek tekil ediyordu. Bu nedenle bu mübarek günlerde aramıza nifak tohumu saçanlara biraz daha dikkat etmeliyiz. Gerekli gereksiz yetkisiz kişilerin konuşması ile kalbin ısınması gerekirken Allah muhafaza kalp kayması yaşanabilir. Bunun önüne geçmenin en güzel yolu ise muteber kitaplardan doğruyu okuyup öğrenip hayata geçirmektir.
İnşallah faydasını görürsünüz ettiğiniz her ibadetin ve düşündüğünüz her güzel duygunun.
Selam ve dua ile…
Bu haber 3740 defa okunmuştur.
